You know you love me!!! XoXo Gossip GirL... *Haftanin Karakteri : GossipGirL (Kristen BeLL)* |
| | Öğrenci seçimleri | |
| | Yazar | Mesaj |
---|
GossipGirL*bLair Queen
Ruh HaLiniz : Aile : Waldorf Ailesi Dedikodu sayısı : 11 Aldığı giysi sayısı : sonsuz Mesaj Sayısı : 1843 Rep Gucu : 2364 Reputation : 9 Kayıt tarihi : 20/03/09 Yaş : 29 Nerden : Upper East Side İş/Hobiler : CNBC-e islemek, resim çizmek, kitap okumak, film çekmek,alışveriş yapmak, dans etmek, insanları gıcık etmek :P Yorum : hayatınızda görüp görebilceiniz en deli kız xD Lakap : The Cheerleader
| Konu: Öğrenci seçimleri Paz 25 Nis. 2010, 05:42 | |
| Aşağıdaki formu doldurunuz. RP ad soyadınız : Okulunuz (Kızlar için Constance, erkekler için St. Judes) : RP : (Rpniz ne kadar uzun ve değişik olursa okadar yuksek sınıfa taşınacaksınız. Örn : 20-30 satır III. sınıf gibi.) | |
| | | NeroLuce Özel III. sınıf Constance Biilard Öğrencisi
Ruh HaLiniz : Aile : Waldorf Ailesi Aldığı giysi sayısı : 96 Mesaj Sayısı : 708 Rep Gucu : 922 Reputation : 11 Kayıt tarihi : 24/05/09 Yaş : 28 Yorum : GG : çok güzeL fikirLeri oLan, yararLı, sewimLi, kim oLduunu biLen biri
| Konu: Geri: Öğrenci seçimleri C.tesi 01 Mayıs 2010, 04:19 | |
| RP ad soyadınız : Bela Talbot Okulunuz : Constance RP : “Akşam yemeğine katılacak mısınız, yoksa yemeğinizi Plaza’daki odanıza mı gönderelim bayan?” diye sordu Samuel, en havalı İngiliz sesiyle. Abisinin sesindeki alaycı tını olmasa soranın uşakları olduğunu da düşünebilirdi. Herneyse.. Bela ateş saçan gözlerle, yatak odasından içeriye doğru abisine baktı. “Aslında bende dışarı çıkıyordum,” diye karşılık verdi, lacivert ipek elbisesini dolabından çıkarırken. Sevgilisi Austin hala kayıplardaydı ve Bela o gün Plaza’dan eve gelirken üzerinde okul üniformasıyla taksiye binerken hayatının en küçük düşürücü deneyimini yaşamıştı çünkü günlerden cumartesiydi ve okul yoktu. Okula giderken üniforma giymek zorunda olan kızlar, okul saatlerinin dışında, özellikle de hafta sonları üniformaları içinde görülmemek için ellerinden geleni yapardı. Neden cumartesi üniformasıyla kalması gerektiğine gelince… En iyisi orasını es geçelim. Yinede normalde çok üsteleyeceği bu olaya pek takılmadı, aklı Blair’ın bahsettiği şu Yale partisindeydi. Cazip bir fikirdi ve aynı zamanda Austin’den intikam için bir fırsat anlamına geliyordu. Her şeyi planlamıştı bile. Adeta bir peri kızı gibi parfüm ve sigara dumanları içinde partiye dalış yapacak ve üzerindeki kıyafet öylesine karşı konulmaz olacaktı ki, partiye gelen bütün birinci sınıflar ve hatta Yale mezunları bile ellerindeki kadehleri bir kenara fırlatıp Bela’nın ayaklarına kapanacaklardı. Gruptaki en yakışıklı ve cezbedici erkek de ona Austin’den alacağı intikam konusunda yardım edecek ve tabii bundan haberdar olmayacaktı. Austin’e yok olup Brown’a ya da daha uzak bir üniversiteye gitmesini çünkü bundan sonra yüzünü asla görmek istemediğini söyleyecekti. Samuel bir şeyler geveledi. Bela ise onu tabi ki de dinlemiyordu, kaşlarını çatarak elindeki dar elbiseye baktı. Koyu Yale mavisinin güzel bir tonuydu ama Bela için yeterince çarpıcı değildi. Tabii altına bir çift ipli topuklu ayakkabı giymezse ki bu ayakkabılardan onda bir sürü vardı. “Partinin sadece gelecek kış Yale’e gideceği kesin olan öğrenciler için olduğunu sanıyordum” diye fikrini yürüttü Samuel yüksek sesle. “Sen hala kabul edilmedin değil mi?” Bela onu duymazdan gelerek dolabından şu mini pançolardan bir tane çıkardı. Mavi-gri çizgili bir şeydi. Yakışıp yakışmadığını görmek için pançoyu elbiseye yanaştırdı. Yakışıyordu fakat yeterli değildi. Samuel’e dönüp ona buz gibi bir ‘cehennem olup gider misin burada giyinmeye çalışıyorum’ bakışı fırlattı. “Bilgin olsun diye söylüyorum henüz değil belki ama eninde sonunda kabul edileceğimden son derece eminim, bu yüzden de partiye katılmamamı gerektirecek herhangi bir sebep göremiyorum.” Kapıya doğru yürüdü ev Sam’in yüzüne çarpmak için hazırlık olsun diye eliyle tokmağı kavradı. Kendisi zaten Harvard’a erken kabul edilmişti. Bu onu neden ilgilendiriyordu ki? Sam zarar vermek istemediğini belirtmek için ellerini havaya kaldırıp geri çekildi. Bu bir şeyi değiştirmedi, Bela kapıyı yine de çarparak kapattı. Sonunda yalnızdı. Şimdi gümüş renkli metalik ayakkabılarından hangisini seçmesi gerektiğine kolayca karar verebilecekti.
RP OUt: rp yazmak neyse de Gossip Girl hakkında uzun bir rp yazmak beni zorladı, senaristlere Allah kolaylık versin. (: İlk rp vs. tam olarak ne yapacağımı bilmesemde çıktı birşeyler işte. Son sınıfta olabilirim belki umuduyla rp'de karakterin son sınıfa gittiğini belli eden karakterler kullandım... Aslında söylemek istediğim bu değildi. Yanlışlarım varsa ilk uzun rp olmasına verip tekar denemem için bir şans daha verebilirmisin dicektim sadece. Anlatamadım ama anlamışsındır umarım GG (: | |
| | | GossipGirL*bLair Queen
Ruh HaLiniz : Aile : Waldorf Ailesi Dedikodu sayısı : 11 Aldığı giysi sayısı : sonsuz Mesaj Sayısı : 1843 Rep Gucu : 2364 Reputation : 9 Kayıt tarihi : 20/03/09 Yaş : 29 Nerden : Upper East Side İş/Hobiler : CNBC-e islemek, resim çizmek, kitap okumak, film çekmek,alışveriş yapmak, dans etmek, insanları gıcık etmek :P Yorum : hayatınızda görüp görebilceiniz en deli kız xD Lakap : The Cheerleader
| Konu: Geri: Öğrenci seçimleri C.tesi 01 Mayıs 2010, 14:02 | |
| [color:1bcb=redÖzel ]III. Sınıf öğrencisi. (: çok güzel olmuş kurguya bayıldım. (Seni tekrar Mod da yapıyorum) | |
| | | Emma blair Wyatt II. Sınıf Constance Billard
Ruh HaLiniz : Aile : Waldorf Ailesi Mesaj Sayısı : 14 Rep Gucu : 20 Reputation : 1 Kayıt tarihi : 20/04/10 İş/Hobiler : Buz pateni, kitap okumak, yüzmek, alışveriş Yorum : GGb : hoşgeldin
| Konu: Geri: Öğrenci seçimleri Paz 16 Mayıs 2010, 16:58 | |
| RP ad soyadınız : Emma Blair Wyatt Okulunuz:Constance Rp: Emma gözlerini açtığında, karşısındaki perdeleri açık pencereden güneşin henüz yeni doğduğunu gördü. Uykusu yoktu, ancak yataktan kalkmak istemiyordu. Zaten tüm gece doğru dürüst uyuyamamıştı, uykuya daldığı anda gördüğü kabuslar yüzünden uykusu sürekli bölünmüştü. Saate baktı, Serena'yla buluşmak için söz verdiği saate daha 2 saat vardı. "2 saat..." diye düşündü. Bu iki saati nasıl geçireceğini bilmiyordu. Serena "Çok önemli bir şey konuşmamız gerekiyor, telefonda olmaz." demişti. Neydi bu önemli şey?
Yavaşça doğruldu. Tam karşısındaki boy aynasından kendini görebiliyordu. Gerçekten çok bitkin görünüyordu, ama yine de görüntüsünü sevdi. Kalkıp banyoya girdi ve hazırlanmaya başladı. Çok kısa bir sürede hafif bir makyajla hazırlık işi bitmişti, hiç bir zaman fazla majyaja gerek duymayacak kadar güzeldi zaten. Canı hiçbir şey yemek veya içmek istemiyordıu, evden çıktı ve kendisine bakan şoförüne yürüyeceğini söyledi.
Yoksa zaman nasıl geçerdi ?
Kafasında bir sürü düşünce vardı, ve hepsi de birbirinden anlamsızdı. En sonunda düşünmeyi kesmeye karar verdi, ne de olsa Serena'yla konuşana kadar düşünüp düşünüp duracak, sonra da her bir fikrinin ne kadar olasılıksız olduğuna karar verip yine bir sonuca varamayacaktı.
Buluşacakları cafeye vardığında, saatine baktı, bir saat erken gelmişti. İçeri girdi, etrafa bakındı ve Serena'yı gördü. İçeceğini yudumlarken, dalgın bir şekilde dışarıyı seyrediyordu.
Emma, derin bir nefes alıp Serena'ya doğru yürümeye başladı. Birazdan çok kötü bir haber alacağını bildiği için, şu an mutlu şeyler düşünmeye çalışıyordu. Masaya oturup "Günaydın." diyene kadar Serena onu farketmedi bile. Sonra birden kendine gelip, "Ah, Emma erken gelmişsin. Günaydın " dedi. Not : İlk defa rp yapıyorum Umarım saçma olmamıştır. | |
| | | GossipGirL*bLair Queen
Ruh HaLiniz : Aile : Waldorf Ailesi Dedikodu sayısı : 11 Aldığı giysi sayısı : sonsuz Mesaj Sayısı : 1843 Rep Gucu : 2364 Reputation : 9 Kayıt tarihi : 20/03/09 Yaş : 29 Nerden : Upper East Side İş/Hobiler : CNBC-e islemek, resim çizmek, kitap okumak, film çekmek,alışveriş yapmak, dans etmek, insanları gıcık etmek :P Yorum : hayatınızda görüp görebilceiniz en deli kız xD Lakap : The Cheerleader
| Konu: Geri: Öğrenci seçimleri Paz 16 Mayıs 2010, 20:00 | |
| - jenny-humphrey demiş ki:
- RP ad soyadınız : Jenny Humphrey
Okulunuz:Constance RP :Jenny nin Queen olarak gideceği ilk partiydi.Kendini bir şekilde kanıtlamak istiyordu herkesin onun Blair gibi gibi iyi bir Queen olacağına inanmaları için.partilerin yıldızı olmak istiyordu.haftalardır bu gün için tasarladığı ve kendine özgü elbisenin giydi saçını ve makyajını tamamladıktan bir taksiye atlayıp partinin planladığı yere geç de olsa gitti.bir içki alıp etrafını incelemeye başladı. aradan uzun zaman geçmişti parti bütün hızıyla devam etmekteydi.jenny istediği gibi hareketleri konuşması ve kıyafetiyle arkadaşlarının ilgisini çekmişti.uzaktan biri bağırıyordu 'jenny humphrey çok güzel şarkı söylediğini işittim'bunu duyan herkes jennynin şarkı söylemesi için onu ikna etmeye çalışıyorlardı.ama jenny kimsenin karşısında şarkı söylememişti.ya bir felaketle sonuçlanırsa!!!diye düşünüyordu o bunları düşünürken biri kolundan onu yakalayıp sahnenin önüne kadar getirdi onu jenny nin artık başka şansı kalmamıştı oraya çıkıp şarkı söyleyecekti sahneye nasıl çıktı nasıl şarkısını söyledi bilmiyordu ama hepsi bitmişti ve müthiş bir alkış sesi yükseliyordu bir şekilde jenny humphrey bir konu da iyi olduğunu herkese göstermişti ve bu bir başlangıçtı bla bla bla (Biraz saçma oldu ama benden bu kadar:)) Canm sen queen'sin zaten yazmana gerek yoktu (: sen karar vericeksin kimin ne olcağına (:Blair love seni 2. sınıf yapıyorum şimdilik, biraz kısa olmuş RP'n. Eğer değiştirmek istersen 5 gün içinde tekrar yazma hakkın var. | |
| | | Vanessa Abrams
Ruh HaLiniz : Mesaj Sayısı : 3 Rep Gucu : 4 Reputation : 1 Kayıt tarihi : 25/04/10
| Konu: Geri: Öğrenci seçimleri Perş. 08 Tem. 2010, 19:45 | |
| RP ad soyadınız : Vanessa Abrams Okulunuz: Constance RP : (Rp'de iğrencimdir, 1. snf olsam yeter (: inş. o kadarını da yazabilirim ) Partilere davetiyesiz girmek Vanessa için hiç zor değildi. Özellikle de acil bir durum varsa. İşte bu yüzden şu anda pencereden binanın içine sarkarken bir yandan da cama sıkışan ceketini kurtarmaya çalışıyordu. "Lanet olası şey.." dedi ceketini çekiştirirken. Nihayet pencereden kurtulmuştu, kendini yerde buldu. Ama ceketinin kolunu pencereye kaptırmıştı. "Neyse" dedi. "Sonuçta artık içerideyim." Karanlık bir odadaydı. Duvarın arkasından gürültülü bir müzik sesi geliyordu. Kapıyı aralayıp dışarı baktı, kalabalığın içinde Dan'i görmeye çalıştı. Fakat yoktu. Umutsuzca telefonuna baktı, arayan yoktu. Dan'i tekrar aramayı düşündü, fakat zaten 25 kere aramıştı ve Dan'in bu gürültüde telefonunu duyması imkansızdı. Odadan çıkıp etrafta dolaşmaya başladı. O sırada Serena ile gözgöze geldi. Serena bir an duraksadı, sonra Vanessa'ya doğru yürümeye başladı. Vanessa şu an onunla konuşmayı hiç istemiyordu, hızla geri dönüp odaya tekrar girmeye çalıştı, fakat kapı açılmıyordu. İnsanlara çarparak çıkış kapısına doğru koştu, çıkıp gitti. | |
| | | Georgina Sparks
Ruh HaLiniz : Mesaj Sayısı : 7 Rep Gucu : 9 Reputation : 1 Kayıt tarihi : 28/06/10 Yaş : 33 Nerden : Mannathan Lakap : Georgia
| Konu: Geri: Öğrenci seçimleri Ptsi 12 Tem. 2010, 02:05 | |
| RP ad soyadınız : Georgina Sparks Okulunuz:Constance RP : Georgina, okul arkadaşı Jasmine'in aradığını görünce heyecanla telefonu açtı. Jasmine'in yarın Mannathan'a geleceğini ve görüşme için Lalo Café'de buluşmayı teklif etti. Georgina hemen "Evet" Dedi ve telefonu kapadı. Georgina sonunda onun eskisi gibi kıskanç olmadığını söyleyebilecekti. Ertesi gün, Jass Lalo Café'de bekliyordu. Sonunda Georgina gelmişti ve konuşmaya başladılar. Tam o sırada, Blair önlerinden geçerek Georgina'ya "Gel" dedi ve cafénin içine girdiler. Georgina hiçbir şey anlamamıştı. Sanki Blair onun aklından geç.enleri okumuş gibi, "Vanessa için yardımın gerekiyor." Georgina " Ben o işleri bıraktım Blair, üzgünüm beni eski halime döndürmek mi istiyorsun, inan bana bu asla olmayacak" dedi ve arkadaşını yanına gitti. Jasmine "Ne oldu Georgina ve o kız da kim?" Şimdi ne diyecekti? Arkadaşına daha yeni o işleri bıraktığını söylemişti. O sırada Blair Café'den çıkarken onların masasına gitti ve " Ah Georgina yarın sabah 11 'de benim evimde ol." Jasmine ne olduğunu bulmaya çalışırken Blair atıldı " Ne mi oluyor; Georgina o kötü işleri bırakmadı, değil mi Geogina? Ah neyse benim gitmem lazım, unutma saat 11'de benim evimde. Görüşürüz!" Jasmine " Buna inanamıyorum, bir de sana inanmamı bekliyorsun ha? Üzgünüm, benden bu kadar" deyip gitti. Georgina, Blair'e çok kızmıştı. Aslında Blair'de tam bunu istiyordu. Kızıp eski haline dönecekti ama Georgina bunu bildiğinden sinirlenmemişti. O gece Georgina Jasmine'i ne arasa da bir türlü açmak bilmiyordu. Ertesi gün saat 11'de Georgina Blair'in evine gelmişti. Hala emin değildi. Ya Blair'e karşı koyamayıp eski haline dönerse. Ama yine de gitmek istiyordu ve bu kendisin alıkoyamadığı bir şeydi. Sonunda kapıyı çaldığında Blair "Geleceğini biliyordum, haydi işe koyulmaya!" dedi coşkuyla. Georgina aslında ona yanlış yolu göstermeyi düşünüyordü ama sonra bunun da kötü olduğunu biliyordu. Hala bu işteyken aklı Jasmine'de kalmıştı, ya onunla hep küs kalacaksa... " Evet Georgina sana söylüyorum!" dedi Blair kızgınlıkla. Georgina silkinerek, " Ah evet, ne diyorduk?" dedi. Blair kaşlarını çatarak " Sen beni dinlemiyor musun?" Georgina Blair'in planına bakarak düşündü, buna evet dese eski haline dönmüş olacaktı ve Jasmine'e yalan söylemiş olacaktı. Ama ağzından bir " Evet, bu çok iyi" dedi Georgina hala kendine inanmıyordu. Bunu nasıl yapardı? Hemen Blair'in evinden çıktı ve evine doğru gitti, İşte o zaman aklında şimşek çaktı ve " Bunu nasıl düşünemedim ki? Elbette Vanessa'yı arayıp bütün olayı anlatabilirim. Evet işte bu!" dedi ve Vanessa'yı aradı. Vanessa Georgina'ya inanmadı. Akşam baloda Vanessa Blair'i görünce bunun gerçek olduğunun farkına vardı. Hemen Georgina'nın yanına gidip " Bunu durdurabilir misin? " dedi. Georgina bir yolunu bulamasa da ne yapacağını gösterdi. Blair'in planları suya düşmüştü. Bunun sorumlusunun Georgina olduğunu biliyordu. Balonun sonunda Vanessa Georgina'nın yanına gidip ona sarıldı " Teşekkür ederim Georgina" dedi ve gitti. Blair Georgina'ya ne yapacağını düşünürken Georgina " Sana bir şey söyleyeyim mi, ne yaparsan yap, hiçbiri işe yaramayacaktır." deyip balo salonunu terketti. | |
| | | Angela Zoéy Queen
Ruh HaLiniz : Mesaj Sayısı : 1 Rep Gucu : 1 Reputation : 1 Kayıt tarihi : 01/08/10 Yaş : 27 Nerden : çorlu :D İş/Hobiler : Öğrencilik :D Lakap : Ang,Angel,Zo,Zoé diyolar genelde (:
| Konu: Geri: Öğrenci seçimleri Paz 01 Ağus. 2010, 04:33 | |
| RP ad soyadınız : Angela Zoey Queen Okulunuz (Kızlar için Constance, erkekler için St. Judes) : Constance RP : - Spoiler:
Angela Zoey sabah her zamanki gibi alarmı çaldığında sendeleyerek uyandı ve uykulu gözlerle saate baktı. Saat daha 8.30 du. Cumartesi günü neden saati bu kadar erkene aldığını hatırlamaya çalıştı.Sonra aklına drama dersi için Justen'la buluşup tiyatro çalışacağı aklına geldi. Derin bir nefes alıp verdi. Sonra tiyatroda Juliet'i oynayacağı için kıyafetlerini çantaya koydu. Sevgilsi Justen'da Romeo'yu oynayacaktı. Angela Zoéy onu seviyordu.Justen'da onu... Angela Juliet'i oynarken adeta kendisini unutuyordu. Derin düşüncelerinden sıyrılıp üstünü değiştirdi. En sevdiği mısır gevreğini ve sütü dolaptan çıkardı. 1 tabak mısır gevreği yedi. Ve saatin geç olduğunu farkedince kirli bulaşıkları yıkadı ve çantasını alıp dışarı çıktı. Hava soğuktu. Angela 17 yaşında çok güzel akıllı,çılgın,meraklı bir kızdı. Uzun dalgalı kumral saçları vardı.Angela Zoéy Justen'ın evi lilaya yakın rengi, 2 katlı, kocaman bahçesi vardı . Evinin kapısının önüne geldi.Derin bir nefes alıp verdikten sonra kapıyı tıklattı. Ve aında Justen'ın neşeli şirin suratını gördü. Justen ''Aşkım,hoşgeldin biz de seni bekliyorduk.'' dedi ve hafifçe kolumdan tutup çekti. içeri girince Candy'nin hafif kızarmış gülen yüzünü gördü. '' Hoşgeldin Angela. '' dedi biraz kibirli sesle. Bende ''Hoşbulduk'' dedi Angela.Angela'nın ses tonunda da hafif kibir vardı. Candy ayağa kalktı ve Justen'a kaçamak bir bakış fırlattı. Kur yapar gibi... Angela içinde öfke kırıntısı hissetti. '' Sen içerde giyin istersen aşkım. ''dedi Justen. Sanki Angela'yı uzaklaştırmak istiyordu! Angela hafif trip atarak '' Tamam ''dedi ve çantasını alarak odaya doğru ilerledi. Justen kumral hafif kıvırcık saçları,yeşil gözleri olan yakışıklı okulun en popüler çocuklarından biriydi. Candy ise okulun 1. kaşarıydı.Angela Juliet kıyafetlerini çantadan çıkardı. Kapıyı ses çıkarmadan kilitledi ve üstünü değiştirmeye başladı.Saçını taradıktan sonra hazırdı. Karşısında ki küçük aynayı eline aldı ve kendine baktı.Yanakları kızarmıştı. Yeşil gözleri daha da irileşmişti. Justen'la Candy'nin sessizce bir şeyler fısıldaştığını duyana kadar aynaya bakmaya devam etti. Angela meraklı bir kızdı.Onların ne konuştuğunu duymak için kapıyı açtı ve sessizce odadan çıktı. Kapıdan kafasını çıkardı ve Candy ve Justen'ın birbirlerine anormal bir şekilde yakın durduklarını farketti. Ne olduğunun anlamak için biraz daha uzandı. Justen Candy'nin yüzüne dokunuyordu! NE ?! .. Justen'ın elleri candy'nin yüzünden aşağı doğru kaydı. Boynundan aşağı... Angela inanılmaz bir şekilde kızgın,şaşkın,meraklı ve mutsuzdu... Angela ayağa kalktı ama ne zaman eğildiğini bile bilmiyordu. Angela ayağa kalktığında Candy onu gördü.Görünce yüzüne suçlu ve şaşkın bir ifade yerleşti. Justen'dan bir adım uzaklaştı.Justen ne olduğunun anlamak için arkasını döndü ve Angela'yı gördü. Angela çantasını aldı ve kapıyı hızla açıp hızla çarptı. Angela olanlara inanamıyordu. Şu an çok sinirliydi. Justen'ın arkasından seslendiğini duydu''Angela, aşkım bekle yanlış anladın... '' diyordu. Angela onu daha fazla dinlemek istemiyordu.O yüzden koşmaya başladı. Yağmur yağıyorda ve hala üstünde Juliet kıyafetleri vardı. Ama topuklu ayakkabılarla koşamıyordu.Durmadan sendeliyordu. Bir direğe tutunup ayakkabılarını çıkardı. Ve çamurlu yoldayalın ayak koşmaya başladı.Justen'ın arkasından gelmediğine emin olana kadar koştu. Gelmediğine emin olunca durdu ve birkaç derin nefes aldı. Karşıdan karşıya geçerken az kalsın araba çarpıyordu. Araba ani bir fren yaptı. Angela hafifçe sendeledi ve '' Oha be oha !! yavaş acelen nee!! ''Şoför 18 yaşlarında kumral saçlı iri ela gözleri olan genç yakışıklı bir çocuktu.Ama bu Angela için şimdi hiçbir şey ifade etmiyordu. Çocuk Angela'nın güzelliğinin karşısında ilk önce bir şey söyleyemeyedi. İlk söylediği kelime '' Afedersin '' demek olmuştu. Çocuk bir melodi söyler gibi konuşmuştu sesi çok güzeldi.. Angela çocuğa '' Neden öyle bakıyorsun ?'' Çocuk '' Şey... Çok kötü görünüyorsun seni istediğin yere kadar bırakayım istersen ? '' Angela '' Şey.. Aslında iyi olur.. Ama sen nerden gidiceksin ? ''çocuk '' Saçmalama Sen nereye gidiceksin ? '' ''Twitter 2. caddeye '' dedi Angela. '' Tamam bin arabaya.''dedi ve ön kapıyı açtı. Angela'da ön koltuğa oturdu. çocuk arabaya bindi ve gitmeye başladılar. Çocuk '' Ben Alex. '' dedi ve ışıltılı bir şekilde gülümsedi. Angela ' da ona gülümsedi siniri geçmişti. '' Bende Angela Zoey memnun oldum. '' dedi ve o da gülümsedi. Alex Angela'dan karşılık aldığına çok sevinmişti. '' Hangi okula gidiyorsun? ''dedi Alex. Angela '' Tİyatro ve müzik Akedemisine Sen? '' dedi. Alex '' Vay be bende müzik akedemisine gidiyorum. ''dedi ve sırıttı. Alex çok hoş bir çocuktu . Etrafına ışık saçıyordu. Adeta herkesi etkisi altına alıyordu.Angela'da onun etkisi altına girmişti. Alex Angela'yı süzerek ''Şey çok kötü görünüyorsun şurdan sana giymen için bir şeyler alayım '' dedi ve arabayı sağa çekti.Angela gerek yok demek için ağzını açtı ama Alex çoktan arabadan inmişti. Angela ' nın kapısı açtı ve''gel üstüne ve ayağına bir şeyler seç ''dedi.Angela '' Ya gerek yok gerçekten... '' dedi ama Alex sözünü keserek '' Lütfen üşüteceksin hasta olucaksın bak hadi gel ne olacak ? ''dedi.Angela istemeye istemeye arabadan indi ve alışveriş merkezine doğru ilerlediler...
Angela 'nın üstünde kazak ve kot pantalon ayağında ise ucuz bir ayakkabı vardı. Angela Alex ' e teşekkür etti ve hiç gerek olmadığını söylüyordu. Alex ise hiç önemli olmadığını söylüyordu.Şimdi ise hamburgercide yemek yiyorlardı. Angela Dubble Chicken'ı aç gibi yerken Alex'in onu izlediğini gördü ve kızardı.Angela '' Ay pardon acıkmışımda... '' dedi utangaç bir tavırla. Alex'' önemli değil rahatına bak''dedi.Yemeklerini yediler. Angela Alex'ten çok hoşlanmıştı.Alex'te ondan... yemeklerini yedikten sonra Alex Angela'nın dediği adrese doğru ilerlemeye başladılar. Ve yolun yarısına geldiklerinde yolun kapandığını ve orda bir kalabalık olduğunu gördü. Angela orda teyzesini gördü '' DUR ! Dur teyzemi gördüm! 'Alex hemen frene bastı Angela aceleyle arabadan çıktı ve koşarak kalabalığa doğru ilerledi. Teyzesinin yanına geldi teyzesi ağlıyordu.''Noldu teyze?'' diye sordu Angela ve o anda yerde öylece uzanan annesini gördü.. Angela bir an heryeri bulanık gördü ve birden dengesini kaybetti bir çift güçlü kolun onu tuttuğunu hissetti. Sanırım bu Alex'ti. Alex endişeyle ''BİRİ YARDIM ETSİN! '' diye bağırdı. Bir kaç kişi ' Ambulans çağırdık şimdi gelir o zaman kızı da ambulansa bindirirsin. ''dedi ve kalabalığa karıştı. Alex Angela 'yı yerden kaldırdı ve kucağına aldı. Angela'nın göz kapakları titredi ve açıldı. Angela '' Noldu ? '' dedi. Alex ''Şey...Sanırım annene araba çarpmış. Sende bayıldın.. ''dedi sanki hemen bitirmek istiyormuş gibi çok hızlı konuşmuştu. Angela Alex'in kucağında olduğunu anlayınca kalbi çok hızlı atmaya başladı ama şimdi sırası değildi. Angela ayağa kalkmaya çalıştı. Alex'te ona yardım etti birlikte ayağa kalktılar Angela kimin annesine çarptığını öğrenmek istiyordu. Sendeleyerek teyzesinin yanına gittti ve '' Teyze... Anneme Nolmuş? '' nefes alamıyormuş gibi kesik kesik konuşuyordu. Teyzesi ''Sanırım yolda gidiyormuş seni aramak için... Sen eve geç kalınca merak etmiş. Seni aramaya gelmiş.. Ve karşıdan karşıya geçerken hızla araba çarpmış ve kaçmış kimse arabayı görmemiş ve dolayısıyla plakayıda...'' dedi.Angela yutkundu boğazına takılan şeyin gitmesini istiyordu. konuşmak için yutkunması gerekti. Tam o sırada ambulans geldi Angela'nın annesi hemen ambulansa kaldırıldı. Alex Angela'nın kolundan tutup dengesini sağladı. '' Sende binmek ister misin iyi görünmüyorsun... '' dedi.Angela '' Tamam ama beni yanlız bırakma lütfen...''dedi yaşlı gözleriyle ona bakarak.Alex'in onu bırakmak gibi niyeti yoktu zaten. '' Tamam söz veriyorum hep yanında olucağım ''dedi.Angela ile Alex arasında ilk tanıştıklarından beri bir bağ oluşmuştu. İkiside birbirlerinden çok hoşlanmışlardı.Angela ambulansa bindi ve hastaneye gittiler. Alex söz verdiği gibi onun yanından hiç ayrılmadı annesi ameliyata götürülürken bile.. Angela saatlerce bekledi ama ona sanki yıllar geçmiş gibi geldi. Angela Alex'in omzuna dayanıp sessizce ağlamaya başladı. Alex onun ağladığını anlayınca onu sakinleştirmeye çalıştı. '' Şıştt tamam sakin ol herşey yoluna gircek merak etme...''Angela '' Hayır! hiçbir şey yoluna girmiyecek! Annem benim yüzümden kaza geçirdi! Eğer ben bu kadar geç kalmasaydım... Eğer bu kadar geç kalmsaydım hiçbir şey olmayacaktı!Annem benim yüzümden kaza GEÇİRDİ!''dedi ve daha sesli ağlamaya başladı.. Hıçkıra hıçkıra... Onun her ağlayışında Alex'in de canı yanıyordu ve o anda Alex Angela'ya aşık olduğunu anladı.. Tam o sırada doktor ameliyathaneden çıktı ve '' Sandra Queen 'in yakınları... ''dedi.Alex ve Angela ayağa kalktılar Angela '' Evet ben kızıyım... '' dedi hıçkırarak Doktor '' Efendim elimizden gelen her şeyi yaptık ama maalesef annenizi kurtaramadık... ''Angela kırık bir fısıltıyla''Hayır olamaz. Anne... ''dedi ve onun için herşey karardı...
Angela için hayat artık anlamsız en sevdiği kişi ANNESİ ölmüştü. Sevgilisi -eski sevgilisi- onu okulun kaşarıyla aldatmış ve aynı gün içinde bir çocuğa sırılsıklam aşık olmuştu...Angela artık biliyordu ki hiçbir şey eskisi gibi olmıyacaktı...
| |
| | | | Öğrenci seçimleri | |
|
Similar topics | |
|
| Bu forumun müsaadesi var: | Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
| |
| |
| |
|